Boşanmada Çocuğun Psikolojisi
Ebeveyn boşanmasına çocukların tepkisi yaşlarına göre değişir.
**Gelişimin latans döneminde yani 7-11 yaş arasında sosyal farkındalık ve kendini farkındalık önemli ölçüde arttığından çocuğun boşanmaya vereceği tepki kuvvetlenmektedir.
Erken latans döneminde anne baba ayrılığı yaşayan çocuklar kızgınlıklarının farkına varsalar da sadakat ve korku hisleri ağır basacağından bu duygularını bastıracaklardır. Sadakat ve kızgınlık arasındaki çatışma çocuğun psikolojisini derinden etkileyebilir. Bu yaştaki çocuklar giden ebeveyni kendinin reddi gibi algılayarak düşük benlik saygısı geliştirebilirler. Bu çocuklarda depresyon, bozulmuş davranış ve okul başarısızlığı, izolasyon göstermeye yatkınlık sıklıkla gözlenen psikolojik bozukluklardır.
Kızlar ebeveyn ayrılığında erkeklere oranla daha fazla davranış problemi göstermekte, latans çağı erkek çocuklarda baba ayrılığında cinsiyet özdeşiminde bozukluklara sık rastlanmaktadır.
7-11 yaş erkek çocuklar boşanmaya kızlara oranla daha fazla kızgınlık ve stres gösterirler. Bu kızgınlık özellikle öğretmeler ve arkadaşlar üzerine kayabilir. Bazı çocuklar ise babanın ayrılıp gitmesinden doğrudan anneyi sorumlu tutar. Boşanma sonrası çocukta görülen agresyon latans döneminde okul öncesi çocuklara göre her zaman daha fazladır. Yaşanan agresyon okul başarısı ve arkadaş ilişkilerinde azalmaya yol açsa da bir yıl içinde bu problemlerin çoğu düzelir.
Ergenlerin aksine latans yaşı çocuklarında aileyi barıştırma arzusu çok yüksektir. Çünkü çocuk aileden bireyselleşmeye hazır değildir ve destek arayışında aile yegane dayanaktır.
Yapılan araştırmalar boşanma kararı veya erken yas evresinde kızgınlık yaşayan çocukların, uzun dönemde kızgınlıklarının daha da arttığını göstermektedir. Bu çocuklar anne babalarını suçlar, öfke patlamaları, anne babaya karşı gelme, suç işleme, okul başarısızlığı ve okuldan kaçma gibi olumsuz davranışları sıklıkla gösterebilirler. Kızlar erkeklere oranla boşanmayı daha kolay sindirmekte, uyum oranları ve okul başarıları daha yüksek olmaktadır. Sağlanan uyumda boşanan eşler arasındaki çatışmanın derecesi önemli role sahiptir.
Okul öncesi ve latans döneminde boşanmayı yaşayan kızların ergenlik döneminde erkeklerle etkileşimde artmış anksiyete ve baştan çıkarıcılık görülebilmekte, artmış cinsel aktivite ve rasgele cinsel ilişkiye girme oranı yükselmektedir.
**Ergenlerde ise boşanmanın yaratacağı en temel sorun otonomi kazanmadaki yetersizliklerdir. İnsan gelişiminde sağlıklı, bütünleşmiş kimliğin gelişmesi için aileye bağımlılığın yavaş yavaş azalması gerekmektedir. Ergenlerde otonomi emosyonlar, davranışlar ve değerler olarak üç basamakta kazanılır. Bireyin yakınlaşma ve sevgi ihtiyacını ev dışından da karşılamaya başlaması emosyonel otonomi, kişisel davranışları hakkında karar verme sorumluluğunu alması davranışsal otonomi, yanlış ve doğruyu algılama ve yaşam stilini belirleme ise değerlerin otonomisi olarak tanımlanabilir. Otonominin başarılı olarak gerçekleştirilmesi ebeveyn ayrılığı yaşayan ergenlerde zor olabilir.
Erkek ergenlerde ebeveyn boşanmasına bazen regresif, bazen de yaşından büyük davranışlarla tepki verilebilmektedir. İlk grup kendinden daha küçük çocuklarla zaman geçirmeye başlayabilir, okul devamı ve başarısı düşebilir. İkinci grup ise hazır olmasa bile bağımsızlığını ilan ederek antisosyal davranışlar ve suç eğilimi gösterebilir. Kızlarda ise erken cinsel ilişki yaşama ve arkadaş bağımlılığı sıklıkla görülür. Kızgınlık ve yas da ergenlerde boşanmaya verilen tepkiler arasındadır.
**Okul öncesi çocuklarda cinsiyet, boşanma öncesi evde yaşanan stres ve ebeveynlik işlevlerinin yeterli gösterilip gösterilmediği çocuktaki psikolojiyi etkileyecek yegane faktörlerdir.
Okul öncesi çocuklarda parmak emme, yatağı ıslatma, tutturmalar, anne ve babaya vurma, anne babaya aşırı düşkünlük gösterme ve eskiden sevilen bir oyuncak ya da nesneye yeniden bağlanma gibi tipik gerileme davranışları görülebilir. Erkek çocuklar sık sık kavga ederek, anne ve babaya, öğretmen ve bakıcılarına bağırıp çağırarak, vurup kırarak öfkelerini açığa dökebilirler.
Korku, anksiyete, üzüntü, akut ayrılık anksiyetesi, uyku problemleri ve bilişsel konfüzyon 2-6 yaş çocuklarında boşanma veya ayrılma kararının açıklandığı erken yas evresinde verilen duygusal tepkilerdir. Akut psikolojik tepkiler genelde bir yıllık sürede düzelirler. Uzun dönemde yaş küçüldükçe yaşanan sorunlar daha az olmaktadır.
Bu döneme özgü bazı ortak sorunları özetlersek; anne baba ayrılığını ödipal dönemde yaşamış çocuklarda okul davranış problemlerinin daha sık olduğunu söyleyebiliriz. Baba yokluğu yaşayan erkek çocuklarla yapılan araştırmalarda 5 yaş öncesi ebeveyn boşanması yaşayan latans yaşı erkek çocukların anlamlı derecede daha sık okul başarısızlığı yaşadıkları görülmüştür.
Babası büyüyen erkek çocukların daha az rekabetçi, spora ilgisiz, başkalarına bağımlı ve daha saldırgan oldukları saptanmıştır. Bu çocuklarda okul başarısızlığı ve otoriteye başkaldırı sık görülür. Okul öncesi dönemde baba ayrılığı cinsel kimlik konusunda kafa karıştırabilir.
Her şeye rağmen çatışmalar sonucu yıpranmış bir ailede yaşayan çocukların, boşanmış ailelere oranla daha fazla problem yaşadığı da bilinmelidir.
Psikoterapi Antalya, Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi.
Psikoterapist ve Psikiyatrist Emine Filiz Uluhan, Lara/Muratpaşa/Antalya.