Bipolar Bozukluk Tedavisinde Psikoterapi
Bipolar bozukluk yineleme riski yüksek ve psikososyal stres etkenleriyle oldukça ilişkili bir psikiyatrik hastalıktır. Kişilik bozuklukları da hastalıkla birlikte sıklıkla bulunmakta, bu hastalarda tedaviye uyum güçleşmektedir. Bunlardan dolayı bipolar bozukluk tedavisinde psikoterapi ve psikososyal destek ihmal edilmemelidir.
Bipolar bozukluğun seyrinde ailesel stresfaktörlerinin, olumsuz yaşam olaylarının, bilişsel stillerin ve uyku düzensizliklerinin rolleri üzerinde tüm psikiyatristler hemfikirdir. Bipolar bozukluk tedavisinde ilaçların yanında uygulanacak psikoterapiler ile şunlar amaçlanır.
- Tedaviye uyumu sağlamak.
- Hastalık ile ilaçlar ve yan etkileri hakkında bilgilendirme yapmak.
- Uyku ve uyanıklık ritmini düzene sokmak.
- Duygu durumundaki günlük dalgalanmaları erken dönemde saptamak.
- Hastalık belirtilerini erken dönemde saptamak.
- Hastalığın inkarını azaltarak hastalığı anlamak ve kabulünü sağlamak.
- Aileyi hastalıkla barışık tutmak, hastalığın olumsuz etkilerinden korumak.
- Hastanın sosyal ve uğraşı işlevlerini güçlendirmek.
Bu amaçlara ulaşıldığında bipolar bozukluk tedavisinde önemli katkılar elde edilmiş olacaktır.
Bipolar bozukluk tedavisinde aşağıdaki psikoterapi yöntemleri kullanılır.
1) Kişilerarası ve sosyal ritm tedavisi: Bu tedavide günlük ve sosyal işlevlerin düzenlenerek belli bir ritm içinde yerine getirilmesi sağlanmaya çalışılır. Hastaya duygu durumu ile yaşam olayları arasındaki ilişkiyi görebilmesine uğraşılır. Kişiler arası ilişkilerdeki sorulara odaklanılır. Sağlıklı biri olmamanın hastaya verdiği acı ve kayıp duygusu üzerinde çalışılır, hastanın duygularının aydınlatılması sağlanır.
2) Bipolar bozuklukta bilişsel davranışçı terapi: Bilişsel davranışçı terapi özellikle genel işlevsellik ve depresif belirtiler üzerine etkili olup, tekrarlama oranlarını %65’lerden %20’lere kadar düşürebilen etkili bir tedavi yöntemidir.
Bu tedavi yönteminde kişiler arası ilişkiler ele alınır, otomatik düşüncelerin günlüğü tutulur, otomatik olumsuz düşüncelerle savaşılır, tedaviye engel oluşturan etkenlerle mücadele edilir, eşlik eden anksiyete bozuklukları, yeme bozuklukları, madde kullanımı gibi psikolojik sorunlar azaltılmaya çalışılır.
3) Aileye odaklanmış tedaviler: Burada iki yöntem kullanılır.
Miklowitz ve Goldstein yönteminde ilaç uyumunu sağlamak, aileyi bipolar hastalık konusunda eğitmek, hastanın kişiliğiyle hastalığı arasındaki ayırımı sağlamak, problem çözme becerilerini geliştirmek, aile içi iletişimi arttırmak ve tetiği çekici stresör yaşam olaylarını tanıtmak temel hedeflerdir.
Bu yöntem aile tedavisi ve davranışçı terapi tekniklerini birleştiren bir tedavi şeklidir. Özellikle ilaç uyumunu iki kat arttırmakta, relaps oranlarını düşürmektedir.
Basco ve Rush’ın yönteminde ise daha çok doğrudan hastaya yönelik bir terapi uygulanır. Hasta bipolar bozukluk konusunda bilgilendirilir, manik ya da depresif dönemlerin yarattığı sorunlara karşı bilişsel davranışçı beceriler kazandırılır, psikososyal stresörler ile başa çıkma becerileri üzerinde çalışılır, ilaç tedavisine uyum sağlanması için gerekenler yapılır, manik-depresif belirtilerin sıklığı, ağırlığı ve gidişi monitörize edilir. Yaklaşık 10 haftayı içeren yakın takibin ardından sürdürüm tedavisine geçilerek ayda bir kontrollerle belirtilerin gidişi incelenir. Son aşamada monitörizasyon yapılır.
Bipolar bozukluk tedavisi ve diğer psikolojik sorunlarınızın tedavisinde Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi gerek ilaç tedavisi, gerekse psikoterapi uygulamalarıyla sizlerin yanınızdayız. Ayrıntılı ruhsal ve psikolojik bilgilere (www.antalyapsikiyatri.com) ve (www.antalyapsikiyatrist.com) web adreslerimizden ulaşabilirsiniz.
Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi, Psikoterapist ve Psikiyatrist Doktor Emine Filiz ULUHAN.