Çocukta Öfke
Engellenme, kırılma, tehdit ya da gözdağı karşısında kızgınlık, hışım, hiddet taşıyan duygu hali öfke olarak tanımlanabilir.
Öfke bazen saldırganlık ve şiddetle eyleme de dönebilir.
Hayal kırıklıkları, engellenme, özgüven kaybı, kişisel ya da sosyal beklenti ve isteklerin yerine gelmemesi en temel öfke sebepleridir. Hedeflenen yola ulaşma sırasında yaşanan bireysel yetersizlik, eksiklik ve başarısızlıklar, sosyal hayata dair hayal kırıklıkları ve uğranılan haksızlar da öfkelenmeye neden olan faktörler arasında başı çekerler.
Öfkeye kapıldığımızda bireysel olarak şu tepkileri verebiliriz. Pasif agresyon, kaçınarak geri çekilme, sözel ya da fiziksel dışa vurum.
Öfke insanlarda ve hayvanlarda yaşam güdüsünün gereği genetik olarak kodlanmıştır. Besin sağlama ve güvenlik açısından bölge sahiplenme, türün devamını sağlayacak en güçlü bireylerin seçilmesi, yavruların korunması, grup içinde düzen ve hiyerarşinin sağlanmasında öfke ve saldırganlık işlevsel olabilmektedir.
İnsanlarda öfkeye bir muhakeme süreci dâhil olur ve bu bizi hayvanlardan ayırarak, öfkeye ahlaki yönü katar.
Çocuk eğitiminde annenin kızgın bir bakışı, ses tonunda bir değişiklik çocuk tarafından algılanmakta, yanlış hareketin devamı engellenebilmektedir. Bunun sağlıklı yürümesi ve eğitici olması için çocuk ne için uyarı aldığını bilmelidir. Geri bildirimlerin anne tarafından doğru algılanması, uyarının zamanında, kararında ve istikrarlı biçimde çocuğa iletilmesi durumunda pozitif sonuç alınırken, tersi durumda çocuk ile anne arasındaki istikrar bozulacaktır.
İnsani bir duygu olan öfke, şu durumlara döndüğünde artık patolojik hale gelmiş diyebiliriz.
- Çoğunluğun normal karşılayacağı bir olaya kuvvetli bir öfke tepkisi veriliyorsa.
- Öfke, kaynağı yerine uygun olmayan durumlara yönlendiriliyor yani yer değiştiriyorsa.
- Öfke, çok sık ortaya çıkıyor ve çok şiddetli oluyorsa.
Öfke kaş çatma, kızgınlığını mimikleriyle belli etme aşamasını geçmiş, bireyin kendisine, başkasına ya da eşyalara sözel veya fiziksel olarak zarar verecek hale gelmişse psikiyatrik açıdan klinik anlamda müdahale gerektiren duruma gelmiş demektir.
Çocuk psikiyatrisindeki karşıt olma-karşı gelme, davranım bozuklukları ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunda öfke tepkisi psikiyatrik açıdan hastalık boyutundadır. Kolay öfkelenmek ve öfke düzeyini kontrol edememek yıkıcı davranış bozukluklarında tipiktir.
Öfke bozukluğu gösteren öfkeli çocuklara, karşıdan gelen bir çocuğa yanlışlıkla çarpan başka bir çocuğun videosu gösterilmiş, bu çocukların çok büyük kısmı çarpan çocuğun kötü niyetli ve kasıtlı olarak çarptığını söylemişlerdir.
Öfke kontrolü nasıl sağlanır? Öfke ve saldırganlık nasıl kontrol edilir? Bu sorular anne babalar tarafından sorulmakta, psikiyatriden yardım istemektedir.
Öfke ile saldırganlığı birbirinden ayrı tutmak ve farklı stratejiler izlemek en doğru yol olacaktır. Öncelikle öfkenin bir duygu, saldırganlığın ise yıkıcı ve şiddet içeren bir davranış olduğunu bilmeliyiz.
Saldırganlık davranışında ise psikiyatristin birinci hedefi daha direktif ve yapılandırılmış bir terapidir. Duyguya dayalı problemleri çözülmüş çocuğa davranış değişimini temel alan psikoterapiler tedavide ana unsur olacaktır.
Psikiyatrist ve psikoterapist, davranış terapilerinde davranış öncesinde olumsuzluk yaratan değişkenleri bulur, olumlu alternatifleri sunar, saldırganlık aşılayabilecek modelleri değerlendirir. Olumsuz davranışlarla elde edilen kazançlar mutlaka engellenmelidir. Eksilen kazanç, olumlu ve yeni bir davranışla telafi edilmeli, kendi kendine baş etme becerileri verilmelidir.
Özellikle hiperaktif ve saldırgan çocuklara öğretilecek kendi kendine telkin verme eğitimi dürtüsel davranışların kontrol edilmesinde faydalı olabilir.
Söz dinlemeyen çocuklarda, öfkeli ve saldırgan davranan çocuklarda uzaklaştırma ya da kapatma cezaları verilebilir. Bunlar oldukça etkili söndürme taktikleridir. Bu amaçla,
- Çocuğun zevk aldığı bir aktiviteden mahrum bırakabilirsiniz.
- Aynı odada bir köşede sandalye üzerinde oturma cezası verebilirsiniz.
- Ayrı bir odada kapatma cezası verebilirsiniz.
Kapatma cezası, 3-5 dakika ile sınırlı olmalıdır. Uygulamaya geçmeden önce tüm uyarılar, cezanın amacı, çocuğun anlayacağı bir dille yapılmalıdır.
Çocuk istediği davranışı yapmadığı sürece bir bedel ödeyeceğini bilmelidir. Ev ödevini yapmayan çocuğa televizyon seyretmesi veya bilgisayar ile oynaması bir süre yasaklanabilir.
İstenmeyen davranışın ısrarla yapılması durumunda bunun bir bedeli olacağını ve sonuçlarına katlanması gerektiğini öğrenmelidir. Verilecek ceza şiddet içermemelidir.Oyuncaklarına hor davranan, kırıp döken bir çocuğa hemen yenisini almak yerine bir müddet kırık oyuncakla oynamasını sağlamak uygun olabilir.
Öfkeli çocuğunuzun bu duygusunun kendini suçlamaktan, korkulardan ya da üzgünlükten kaynaklanan ikincil bir duygu olabileceğini hiçbir zaman unutmayın. Özgüvenini kaybetmiş çocuğunuz bunu bastırmak için yerine öfkeyi koyuyor olabilir.
Psikiyatrist ve psikoterapistin yegâne görevlerinden biri, çocuğa hiçbir şekilde yargılanmadığını, suçlanmadığını göstererek yumuşamasını sağlamak ve birincil duygusunu keşfedip kabul etmesini sağlamaktır. Terapist ve aile çocuğun özgüvenini geliştirmesi için yakın işbirliği içinde olmalıdır.
Çocuklarınızın psikiyatrik ve psikolojk sorunlarında danışma, psikoterapi ve diğer tedavi hizmetlerini Antalya psikiyatri merkezimizin uzman psikiyatri ve psikolog kadrosundan alabilirsiniz.
Psikiyatri Antalya.
Antalya Psikoterapi Merkezi.
Psikiyatrist Filiz Uluhan.