Çocuklarda Olumlu Davranış Geliştirme
Çocuk yetiştirmede sevgi ve disiplin dengesini kurabilmek önemlidir. Çocuklardan beklenen olumlu davranışlar bireyin kişisel gelişiminin ve sosyalleşmesinin bir parçası olan becerilerin tümünü kapsamaktadır. Olumlu davranış geliştirmekteki amaç, istenmeyen davranışların azaltılmasını sağlayarak, beklenilen davranışların da artırılmasını desteklemektir. Çocuğun davranışlarının olumlu yönde şekillenebilmesi için sevgi ve disiplin dengesinin kurulması önemlidir.
Her çocuk koşulsuz sevildiğini ve güvende olduğunu hissetmek ister. Çocuğunuzun her davranışına göz yumucu olmak, aşırı hoşgörülü, her istediğini yapan ve aşırı verici bir ebeveyn olmak koşulsuz sevgi değildir.Bu durum çocukta bir süre sonra yetersizlik duygusuna yol açar. Çocuk yetiştirmedeki sevgi; ilgi, şefkat ve yakınlığı dozunda uygulanan disiplinle birlikte oluşturmaktır. Koşulsuz sevgi ve dozunda uygulanan disiplin ile birlikte büyüyen bir çocuğun olumlu benlik algısı gelişirken özgüveni de artmaktadır.
Dozunda uygulanan disiplin kavramı; doğru-yanlış ayrımını yapabilmek, öz disiplin sahibi olabilmek ve insan ilişkilerinde sınır koyabilmek gibi becerilerin güçlenmesini sağlayarak hayatın kuralları olduğunu çocuğa öğretmektir. Disiplin çocuğun kişiliğini ezmek, kalp kırmak ya da sert sözlerle otorite sağlamak değildir, tam tersi çocuğa sağlıklı sınırlar koymayı öğretmektir. Sevgi ve disiplin dengesi sağlanarak yetiştirilen çocuklar özgüveni yüksek, empatik, öz disiplin sahibi, insan ilişkilerinde sınır koyabilen, yardımsever ve olumlu sosyal becerilere sahip bireyler olmaktadır. Ebeveynlerin çocuklarına zorlamadan, hırpalamadan doğru ve yanlışı öğretmeye çalışması, olumlu ve olumsuz davranışların neden-sonuç ilişkilerini açıklaması, çocuklarına seçim hakkı tanımaları ve aynı zamanda tüm bunları uygularken anne-baba sevgisini ve ilgisini yeterince vererek çocuklarının gelişimine destek olmaları büyük önem taşır.
Bir Çocuk Neden Olumsuz Davranışlar Sergiler?
Çocuk, ebeveynlerinin kurallarını test etmek ister. Yaptığı davranışların nedenini düşünmez. Gelişimsel dönemleri itibariyle çocuklar bazı şeyleri keşfetmek ister. Limitlerinin olup olmadığını bilmek ister. Bu nedenle sergiledikleri davranışlar karşısında ebeveynler zorlanır. Böyle kriz durumlarında ebeveynlerin çocuklarını iyi bir şekilde yönlendirebilmeleri önem taşır.
Çocuk, ebeveynlerini rol model alır. Eğer anne-baba yanlış bir davranış ya da uygun olmayan bir kelime kullandıysa çocuk kolayca bu yanlışı tekrarlamaya devam eder. Ev içindeki anne babanın davranışları çocukların günlük yaşantısını şekillendirir. Örneğin; çocuk sürekli evde birbirine bağıran ebeveynleri gözlemliyorsa çocuk da bağırır. Fiziksel şiddet varsa çocuk da sinirlenince fiziksel şiddete yönelir.
Çocuk kendini kanıtlamak ister. Özellikle 2 yaşından sonra çocuklar bazı konularda bağımsızlıklarını sergilemek için olumsuz davranışlarda bulunabilir. Örneğin, yemek, uyku, diş temizliği vb. konularda olumsuz davranışlar sergileyebilir.
Rutinlerin dışına çıkıldığı zaman çocukta olumsuz davranışlarda artış gözlemlenebilir . Çocuk hasta olduğu zaman ya da uyku saati geçtiğinde yani rutinlerde değişiklikler olduğu zaman zorlayıcı davranışlar sergileme eğilimi artar.
Ebeveynlerin beklentilerinin çocuğun gelişim düzeyinin üzerinde olması durumunda çocuk olumsuz davranışlar sergileyebilir. Oluşturulan kuralların çocuğun gelişim düzeyine uygun olması gerekir.
Evde ve okulda beklentilerin farklı olması çocuğu negatif yönde etkiler. Çocuk, evde ve okulda sergilediği davranışlar karşısında farklı mesajlar alıyorsa, bu durum strese neden olur ve çocuğun davranışları limitleri zorlar.
Çocuklarda Olumlu Davranışları Artırmak İçin Öneriler:
Çocuklar hangi davranışın iyi, hangi davranışın kötü olduğunu çevresindeki kişileri rol model alarak öğrenir. Çocuğun iyi alışkanlıklar kazanabilmesi için ebeveynlerin önce kendi davranışlarıyla çocuklarına örnek olması gerekir.
Belirli kurallarınızın olması ve sınırların oluşturulması olumlu davranışları artırmaya yardımcı olacaktır. Çocuğun yapması beklenilen davranışlarda, onun anlayacağı bir dil kullanarak net ve açık olunması önemlidir. Kuralları uyguladıkça, çocuğun olumlu davranışlarını takdir edin. Kurala uymadığı zamanlarda ise, sakin bir şekilde ama net bir ifadeyle kuralınızı hatırlatın. Çocuklar zaman zaman kurallara uymayabilir, ebeveynlerin bu durumlarda sakin kalmaya özen göstermesi ve mükemmeliyetçi bir davranış beklememesi önerilir.
Çocuğunuzun uygun olmayan isteklerine hayır demek gereklidir. Ebeveynler için hayır diyebilmek zor bir tutum olsa da, hayır dediğiniz bir konuda kararınızın arkasında durun.Net ve tutarlı olmak çocukla kurulan iletişimde çok önemlidir.
Davranışlarınızda tutarlı olmaya çalışın. Aileler çocuklarına davranış rehberliği yaparak hangi davranışın olumlu, hangi davranışın olumsuz olduğunu öğretebilir.
Çocuğunuzun olumlu davranışlarını görebilmek ve yeri geldiğinde bu davranışlarını takdir etmek çok önemlidir.
Olumlu davranışların pekiştirilmesi tekrarlanma olasılığını artıracaktır.
Çocuğunuzun olumsuz bir davranışı ile ilgili geri bildirim verirken kişiliğine değil, davranışı ile ilgili yorumlarda bulunun. Davranışın sonucunu açıklamaya çalışın, zararları konusunda farkındalığını artırmayı deneyerek çözüm yolu önerebilirsiniz.
Çocuğunuza seçenekler oluşturun. Örneğin,” uyumak ister misin?” sorusu yerine “şimdi mi, yoksa beş dakika sonra mı uyumak istersin ? gibi küçük sınırlar oluşturarak çocuğunuzun karar vermesine yardımcı olabilirsiniz.
Cevabını bildiğiniz soruları çocuğunuza sormaktan kaçının. Genellikle bu sorularla çocuğunuza hayır deme fırsatı vermiş olursunuz. Örneğin; ”Uyumak ister misin?, Yemek yemek ister misin?, Oyuncaklarını toplamak ister misin?” gibi sizin isteklerinizi yansıtan cümleleri çocuğunuza soru olarak sormayın.
Her konuda “Hayır” kelimesini duymak birçok çocuğu öfkelendirmektedir. Bu kelimeyi her zaman kullanmak yerine sizi rahatsız eden durumun ne olduğunu açıklamaya çalışın.
Öfke durumunda ise bu duygunun normal olduğunu söyleyebilirsiniz. Sarılarak çocuğunuzun sakinleşmesine destek olabilirsiniz. Birlikte nefes egzersizi yapabilirsiniz.
Ceza vermek, kızgınlık anında işe yaramış gibi gözükse de uzun vadede işe yaramaz ve olumlu davranış üzerinde etkili bir yöntem değildir. Ceza yerine ödülden mahrum bırakmayı seçebilirsiniz. Örneğin; ödevlerini yapmak yerine çizgi film izlemek isteyen bir çocuğa şu şekilde yaklaşım gösterebilirsiniz. “Çizgi film izlemek istiyorsan, önce öğretmeninin verdiği ödevleri bitirmen gerekli ” diyerek hem ceza vermeyi engellemiş olursunuz hem de çocuğunuzun olumlu davranışı gerçekleştirebilmesi için ona fırsat yaratmış olursunuz.
Şiddet bir çözüm yolu değildir. Çocuğunuzun olumsuz bir davranışında uyguladığınız şiddet, hem benlik saygısının düşmesine neden olur, hem de bu davranışınızla birlikte çocuğa istemediğiniz bir durumda şiddet içeren bir davranışı uygulamanın doğal olduğunu öğretmiş olursunuz.
Özetle, her çocuk özel, birbirinden farklı ve biriciktir. Çocuğunuzun olumlu davranışlarını artırabilmek için sevgi ve disiplin dengesini bir arada tutarak, ona iyi bir rol model olmanız önemlidir. Ebeveyn olmak demek, çocuğunuza iyi bir rehber olmak, doğruyu ve yanlışı gösterebilmek, iyiyi kötüden ayırt edebilmek ve nasıl iyi olunur sorusunun cevabını öğretebilmektir. Siz de çocuğunuzdaki davranışsal problemleri çözmekte zorluk yaşıyor ve yukarıdaki önerilerimizi uygulamanıza rağmen ilerleme kaydedemediğinizi düşünüyorsanız Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezimiz ile iletişime geçebilirsiniz.
Psikolog Funda Buharalı.